Özelikle işe gidiş ve çıkış saatlerinde hepimizin kabusu olan trafikte bekleme çilesi okulların açılması ve yaz sezonunun kapanması ile birlikte artık dayanılmaz bir hal almaya başladı.
Bu yazımızda sizi olası trafikten kurtarmak, metrobüste sabah saatlerinde yer kapabilmek hatta oturabilmek ve etrafınızdaki gergin kalabalıkla tartışmadan sevgi çerçevesi içerisinde yolculuğa çıkmak için gerekli taktikleri veriyoruz!
Öncelikle artık Türkiye’nin birçok ilinde çalışanları hayattan soğutan trafik yoğunluğu özellikle İstanbul’da ikamet edenler için ekstra yoğunluk içerir.
Kilometrekare başına 2706 insan düşen İstanbul’da bir metrobüsün, maksimum 220 kişi taşıması bekleniyor. 535 adet metrobüsün bulunduğu şehirde, tüm bu araçların iş giriş ve çıkış saatlerinde çeşitli noktalarda hizmet verdiğini varsayalım.
Taşınması gereken yolcu sayısında karşılaştığımız rakam 117.700 kişi anlamına geliyor. Aynı saatlerde işe ve okula gitmek amacıyla yola çıkanların sayısının bu kaba taslak hesaptan kat kat daha fazla olduğu, sadece son 1 yılda metrobüs kullanımının 100.000 kişi arttığı bilindiğine göre, trafik çilesi de kaçınılmaz oluyor.
5 Adımda Metrobüse Binme ve Yolculuk Etme Rehberi
1- Orta kapıyı parselleyin
Metrobüslerin modeli değişse de özellikle ara duraklardan binmek isteyenler için orta kapılar her zaman daha kolay bir başlangıç olacaktır. Özellikle ilk durakta bekliyorsanız orta kapılardan binip de oturabilme oranınız diğer kapılara oranla 3 kat daha fazla olumlu sonuçlanıyor.
2- Konsantre olun
Konsantre olmak ve her an pusuda olmak çok yolculu taşıtlarda özellikle metrobüslerde çok önemlidir. Bir anlık dalgınlık ile 15 dakika boyunca beklediğiniz, yer bulmak uğruna önünüzden geçen 5 araca binmediğiniz metrobüsü başkaları doldurabilir. Bu nedenle yerinizi korumalı, kararlı ve net adımlarla kapıya doğru ilerlemeli, bu süreçte telefon, kitap vs. herhangi bir gereçle uğraşmamalısınız.
3-Plansız hız, yer kaybettirir
Planlı metrobüs beklemek size diğer yolculardan 2 adım önde yolculuğa başlama imkanı sunar. Oturacağınız yeri önceden kafanızda belirlediğinizde birden afallama oranınız düşer ve kendinizden daha emin adımlarla yerinize yerleşebilirsiniz. Ancak sizden daha atik davranabilecek rakip yolcular için her zaman bir başka alternatif belirlemeli ve gereken zamanlarda oralara yönelmelisiniz.
4-İlerleyin ancak ezmeyin.
Nihayet araca bindiniz, ancak bununla bitiyor mu?
Bitmiyor.
Mümkün olduğunca bindiğiniz kapıdan uzaklaşıp orta kesimlere doğru akmaya çalışın, böylelikle tüm kalabalığa rağmen oturabilme ihtimaliniz doğuyor. Yüksek ihtimalle size yer verdiğiniz için teşekkür bile etmeyecek, bu koltuk bizim düşüncesindeki altın gününden gelen 50’lik hanımlara yer vermek istemiyor ama kendinizi toplum baskısı içerisinde hissediyorsanız gözlük ve kulaklık en popüler gizlenme araçlarındandır. Aynı zamanda oturduğunuzda kitap okuyabilir, bu sayede gözünüzün içine bakan bu hanım ablaları görmeme şansı yakalayabilirsiniz.
İneceğiniz istasyondan 1 durak öncesinde yerinizden kalkıp bu sefer küçük adımlarla kapıya doğru ilerleyin. “Biss” “Pardon inebili..” tarzı tamamlanamayan cümleler bu aşamanın en popüler ünlemleri olarak dikkat çeker.
5- Totem yapın
Kendinize bir kapı ve koltuk belirleyin ve tüm yolculuklarınızda onu hedefleyin. Beklenen araç yaklaştığında sağ ayağınızla (daha sağlam bir adım olması için) büyükçe bir adım atıp mümkün olan en az adım ile koltuğunuzla buluşun.
Kolay gelsin :)
