BOĞAZ’IN MOR GÜZELİ: ERGUVAN ÇİÇEĞİ
Erguvan Çiçeği, İstanbul için adeta simge olmuş çiçeklerdir. Görüntüsü, kokusu, hakkında anlatılanlar dilden dile dolaşıp durur. Erguvan’a dair merak ettiğiniz her şeyi sizler için derledik.
İstanbul için Boğaz’ın çiçeğidir Erguvanlar, İstanbul’un rengidir. Öyle bütünleşmiştir ki bu şehirle, geçmişte Bursa’nın simgesi olduğu bile unutulmuştur. Zamanla erguvansız bir İstanbul hayal dahi edileme hale gelmiştir. Peki Erguvan Nedir? Kelimelerle anlatılamayan Erguvan rengi nasıl bir renktir?
Erguvanın Özellikleri
Erguvanın, botanik adı Cercis siliquastrum’dur.
- Baklagiller familyasının bir üyesidir.
- 10 metreye kadar boylanabilen, tek gövdeli, yaprak döken, ağaççık denilebilecek çalı görünümünde bir bitkidir. (Meraklısına Wikipedia, Erguvan)
- Sıcağa ve soğuğa karşı dayanaklıdır.
- Kuru, taze, kireçli balçıklı toprak sever.
- Toprağa azot bağlar.
- Badem ve erik ağaçları gibi çiçekleri yapraklarından önce açar. Buna hermafrodit denir.
- Yapraklar daireye benzer şekilli ve karşılıklı dizilir. Dip kısmı kalp şeklinde ve yaprak uçları yuvarlaktır.
- Bol tohum verir.
- Meyvesi sonbaharda olgunlaşır ve kış boyunca dalında kalır.
- Kış aylarında havalar çok soğuk olursa don olaylarından etkilenebilir ancak havalar güzel giderse erken çiçeklenebilir.
- Tohum ve çelikle üretilir.
- Hızlı büyüyen bir ağaçtır.
- Çiçekler 1,5-2 cm uzunluğunda kırmızı-mor 3-6 tanesi bir arada bulunur. Meyve fasulye biçiminde olup, 7-10 cm uzunluğundadır.
- Mart, Nisan, Mayıs aylarında açan çiçekler pembe ve morumsu renktedir.
Erguvan Nerede Yetişir? Nasıl Bakım Yapılır?
Erguvan Çiçeğinin Anavatanı Güney Avrupa ve Batı Asya’dır. Türkiye’de ise Kuzey Anadolu’da Karadeniz kıyılarında da yetişse de Ege ve Marmara Bölgelerinde yaygın olarak yetişir.
Erguvan’ın üretimi tohum ve çelikle yapılır. Tohumlarda kabuk sertliğinden kaynaklanan çimlenme engeli vardır. Bu sebeple erguvan tohumları 2-3 dakika sıcak suda hemen ardından 24 saat boyunca ılık suda bekletildikten sonra nisan ayında ekilir.
Erguvan yapraklarını döken bir bitkidir. -10 dereceden daha soğuk olmayan bir bölgede, ışıklı tam güneş veya yarı gölge ortamlarda yetişebilir. Kuraklığa dayanıklı olan bu bitki hava kirliliğinden de etkilenmez. İstekleri yok denebilecek kadar azdır. Eğer bu şartlar sağlandıysa kış budaması dışında herhangi bir bakım istemez. Budamada dikkat edilecek en önemli şey ise mantar riskinden uzak durabilmek adına açık yara bırakmamaktır.
Erguvan Ağacı Hikayesi ve Tarihçesi
Mor erguvan kelime dizisi o kadar yerleşmiştir ki zihinlere, hatta bu mor rengi ile ilgili efsaneler, destanlar vardır. Bazı Hıristiyan inanışlarına göre meşhur “Son Akşam Yemeği”nden sonra Hz. İsa’yı 30 gümüş karşılığında meclise bildirerek ona ihanet eder ve pişman olur. İsa’nın ihanet eden havarisi Yahuda’nın kendini bu ağaca astığı bilinir. Efsaneye göre bu olaydan sonra, önceleri beyaz olan erguvan çiçekleri utançtan ya da kandan kırmızıya dönüşür. Bu nedenle Erguvan ağacının İngilizcedeki adı Judas Tree‘dir (Yahuda’nın Ağacı).
Roma imparatorluğu döneminde erguvan rengi, kararlılığın, gücün ve imparatorluğun rengiymiş. Erguvan rengi doğal yollarla üretilebilecek en zor renk olduğu için sadece asiller giyermiş bu rengi. İmparator dışında hiç kimsenin mor pelerini yokmuş. Osmanlı’da ise Erguvan moru Hürrem Sultan’ın en sevdiği renk olarak bilinir. O dönemde sarayda bu renkteki keselerin açamayacağı kapı yokmuşdiye söylenir.
Bir başka Hıristiyan inanışına göre de – erguvan renginin imparatorluk rengi olarak bilinmesinden ötürü- İsa’nın çarmıha gerilmeden önce, askerler tarafından üzerine erguvan rengi elbiseler giydirildiği söylenir.
Rüyada erguvan görmek zenginlik, bolluk, bereket anlamına gelir şeklinde yorumlanır.
Mart-Nisan aylarında Erguvan şölenini görmek istiyorsanız; Avrupa yakasında oturanlar için Yıldız Parkı, Rumeli Hisarı ve Emirgan Korusu’nu; Anadolu yakasında ise Fenerbahçe burnu, Fethipaşa Korusu, Vaniköy Papaz Korusu ve Kanlıca’yı öneririz.
Erguvan Ağacı Fiyatları
Erguvan ağacı çok kıymetli olsa da fiyatları yüksek değildir. 2 yıllık bir fidanı 15- 30 TL arasında bir ücret ödeyerek edinebilirsiniz. Ayrıca erguvan ağacı bonsai olarak da yetiştirilebilmektedir.
Dürr ü yakut ile nahl-i murassa sandım
Erguvan üzre dökülmüş katarat-ı emtâr
-Baki
Erguvan Şiirleri
Dillere destan olan Erguvan tarih boyunca bir çok şairin ilham kaynağı olmuş ve şiirlerini süslemiştir. Ziya Osman Saba, Edip Cansever, Yahya Kemal Beyatlı, Ahmet Hamdi Tanpınar gibi önemli isimlerin kalemlerine dolanmış erguvanlar.
Bahçelerden Uzak
İstemem artık ışık, râyiha, renk âlemini,
Koklamam yosma karanfille, güzel yâsemini.
Beni bir lâhza müsâit bulamaz idlâle,
Ne beyaz bâkire zambak, ne ateşten lâle.
Beklemem fecrini leylâklar açan nîsânın,
Özlemem vaktini dağ dağ kızaran erguvanın.
Her sabah başka bahâr olsa da ben uslandım,
Uğramam bahçelerin semtine gülden yandım …
Yahya Kemal Beyatlı
Ağaç
Gün bitti, Ağaçta neşe söndü.
Yaprak ateş oldu, kuş da yakut;
Yaprakla kuşun parıltısından
Havuzun suyu erguvana döndü..
Ahmet Haşim
Boşversene sen niye beklemeli
Boşversene sen niye beklemeli
Sıktı artık bu kent beni
Çekip gitmeliyim hiç düşünmeden
Bulmalıyım aradığım o yeri
Şiirmiş, bilgelikmiş her neyse
Ne varsa benden kalsın geride
Kalsın o yalanlar, o yalan ilişkiler de
Ve ölümler ki sevdanın ikiz doğurduğu
Yetsin, taşımak istemiyorum hiçbirini yedeğimde
Nerdesin ey benim hergün yeniden doğan oğlum
Sevginin çoğul oğlu
Senin ülkende yalnız bütün özlemler
Bilirim yalnız orda, içtenlik, erinç, coşku
Bayrağındaki bir tek çiçekli dalla
Orda uçsuz bucaksız
Olanca görkemiyle bir erguvan imparatorluğu.
Edip Cansever